Sarı-kırmızılı takımın 29 yaşındaki deneyimli oyuncusu, 6 hafta süren sakatlık sürecinin akabinde ligin 9. haftasında 21 Ekim Cumartesi günü oynanan Çaykur Rizespor müsabakasıyla tekrar alanlara döndü. Cardoso, sarı-kırmızılı grubun 3-1’lik üstünlüğüyle tamamlanan karşılamada gol pası vererek skora da katkı sağladı.

Kayserispor’da 3. dönemini geçiren, asıl mevkisi orta saha olmasına karşın birçok durumda oynadığı için ekibin “joker”i olarak öne çıkan Cardoso, AA muhabirine, sakatlık sürecinin güç geçtiğini, kısa müddette alana çıkabilmek için elinden geleni yaptığını söyledi.

Cardoso, Çaykur Rizespor maçında kadro halinde âlâ bir oyun sergilediklerini belirterek, “Altı haftalık uzun ve yorucu bir sakatlık sürecinin akabinde kadroya döndüm. Çaykur Rizespor maçında asist yapmaktan fazla, gruba yardım edebilmek ve bu maçı kazanmamız benim için kıymetliydi. Bu maçı grup halinde kazandık ve üç puan aldık.” dedi.

Ligin 10. haftasında 27 Ekim Cuma deplasmanda Atakaş Hatayspor ile yapacakları maça değinen Cardoso, sıkıntı bir uğraşın kendilerini beklediğini ve bunun şuurunda hazırlıklarını sürdürdüklerini tabir etti.

“Adım adım amaçlarımıza gerçek ilerliyoruz”

Cardoso, teknik yönetici Recep Uçar’la yeni bir oyun anlayışına geçtiklerine dikkati çekerek, şunları kaydetti:

“Hocamız yeni geldi. Onun da muhakkak bir vakte muhtaçlığı vardı. Yavaş yavaş bu süreci yeterli geçirdiğimizi ve atlattığımızı düşünüyorum. Elimizde âlâ ve kaliteli oyunculardan oluşan bir grup var. Adım adım amaçlarımıza yanlışsız ilerliyoruz. Hocamız da bu mühlet zarfında artık kendi oyun anlayışını bize aktarmaya başladı. Biz de onu daha düzgün tanımaya başladık.”

Kayserispor’da olduğu müddette kulübün önemli külfetler çektiğini anımsatan Cardoso, “Ben bu süreçte futbolcu olarak elimden geleni yaptım. Her vakit elimden gelenin fazlasını yapmaya çalıştım. Alanda üstün performans vermeye çalıştım. Bu süreçte taraftarlarımız da bize çok büyük takviye oldu. Maksadım her vakit ekip için alanda en güzelini yapmak.” diye konuştu.

Cardoso, verilen her vazifeye odaklanan bir yapısın olduğunu lisana getirerek, “Kayserispor’da yalnızca stoper ve kaleci durumunda oynamadım. Benim için nerede oynadığımın çok fazla bir değeri yok. Hocam bana hangi durumda vazife verirse, onu layıkıyla yerine getirmek için gayret ediyorum. Kadroya katkı yapmaya devam etmek istiyorum. Bu katkı asist de olabilir gol de olabilir. Bunun benim için çok da bir değeri yok. Benim için kıymetli olan kadronun muvaffakiyetinde hisse sahibi olabilmek.” değerlendirmesinde bulundu.

Hollandalı futbolcu, Salı günü RAMS Park’ta saat 19.45’te başlayacak maçla ilgili konakladıkları otelde düzenlenen basın toplantısında açıklamalarda bulundu.

Galatasaray’ın uygun oyunculardan şurası bir kadro olduğunu aktaran De Ligt, “Galatasaray’a karşı çaba etmek her vakit zorludur. Güç bir maç bizi bekliyor. Deneyimli bir ekip olması nedeniyle düzgün çaba etmemiz gerekiyor. Galatasaray’ın kadro içindeki alakaları düzgün düzeyde. Bu yüzden de güçlü bir müsabaka bekliyorum.” diye konuştu.

Maça yeterli bir formda hazırlandıklarını lisana getiren 24 yaşındaki futbolcu, “Rakibimiz çok kaliteli bir futbol oynuyor. Kendi oyunlarını oynamaya çalışan bir grup. Çok kaliteli bir takımları var. Biz de bu maça âlâ bir biçimde hazırlandık. Bu kaliteye yanıt verecek oyunculara sahibiz.” sözlerini kullandı.

“Saha içi tertibimiz yeterli seviyede”

Matthijs de Ligt, son haftalarda saha içinde güzel bir halde organize olduklarını lisana getirdi.

Yeni transferlerin gruba alışması için daha çok maç oynamaları gerektiğini vurgulayan Hollandalı futbolcu, “Saha içi tertibimiz düzgün düzeyde. Son haftalarda yeterli maçlar çıkarıyoruz. Tüm kadro elinden gelen çabayı sergiliyor. Son maçta alınan galibiyet de bize güzel bir ruh aşıladı. Ortamıza katılan yeni oyuncular var. Saha içindeki kadro ruhunu yine yakalamak için daha çok vakit geçirmemiz gerek.” değerlendirmesinde bulundu.

De Ligt, kendisinin de savunma manasında eksiklikleri olduğunu biçimindeki yorum üzerine, “Bu benim sorunum değil. Ben bir oyuncuyum. Stoperde oynayan biri olarak gerektiği kadar güzel oynamak zorundayım. Alınması gereken kararlar benim tarafımdan verilmiyor. Ben saha içindeki çabama devam edeceğim.” halinde görüş belirtti.

Ekipte sakatlığı bulunan oyuncular olduğuna değinen De Ligt, bu durumun taktiklerini etkileyeceğini kaydetti.

Alanında oynadığı 1. hafta maçındaYılport Samsunspor ile 1-1 berabere kalan kırmızı-beyazlılar, 3. haftada da Bitexen Antalyaspor müsabakasından birebir skorla alandan ayrıldı. Ligin 5. haftasında MKE Ankaragücü’ne 3-1 mağlup olan Sivas temsilcisi, 7. haftada ise Atakaş Hatayspor ile golsüz berabere kaldı.

Ligde dün meskeninde Kasımpaşa’ya 1-0 kaybeden Sivasspor, bu dönem iç alanda oynadığı 5 maçta da galibiyet yüzü görmedi. Kırmızı-beyazlılar, alanındaki 5 maçta 3 beraberlik, 2 yenilgiyle 3 puan topladı.

Sivasspor, iç alanda rakip fileleri 3 sefer havalandırdı, kalesinde ise 6 gole mani olamadı.

Sivas grubu, Üstün Lig’deki son iç saha galibiyetini geçen dönemin 36. haftasında 1-0’lık skorla Konyaspor karşısında almıştı.

Birinci olarak Muhteşem Lig’de geçtiğimiz 8 haftayı pahalandıran Ömer Ali Şahiner, ulusal ortanın kadrosuna uygun geleceğini söyledi.

Ömer Ali Şahiner, “Bu 8 hafta çok süratli çok ağır geçti aslında. Hem değişiklikler hem gelen skorlar. Makûs bir başlangıç yaptık. Sonrasında güç bir fikstürün içinde üzücü sayılmayacak bir toparlanma süreci oldu bizim için. Hem değişimlerin olması, hem skorların berbat gelmesi, hem yeni gelen hocanın hem biz oyuncuların orta noktada oyunu çıkartması için güç oluyor. Fakat bunu atlattığımızı düşünüyorum ki bu ulusal orta çok uygun oldu. Çağdaş hocanın tam manasıyla istediklerini yapabilmemiz için kıymetli bir vakit aralığı oldu. En güzel halde değerlendirmeye çalışıyoruz. Umarım bu ortadan sonra üstüne koyarak başarılı bir biçimde devam ederiz.” kelamlarını sarf etti.

ÇAĞDAŞ ATAN SÖZLERİ

Tecrübeli oyuncu Emre Belözoğlu’nun akabinde teknik yöneticilik misyonuna gelen Çağdaş Atan için şunları söyledi;

“Çok eski tanışıyorum. Burada daha evvel kendisiyle çalışan tek oyuncu benim. Konya’dayken Sergen hocanın yardımcısıydı. Hem karakteri hem de saha içindeki duruşu, her vakit kendini yenileyen, yenilikçi, saha içindeki oyuncusuyla bilgi ve fikir alışverişine açık bir hoca. Biz de bunun avantajlarını yaşıyoruz. Biz de âlâ bir ekibiz genci, deneyimlisiyle. O manada hoca da gücünü çabucak hissettirdi lakin bundan sonra da olumlu olacaktır diye düşünüyorum. Zira hala daha hocanın tam manasıyla istediği nizam ve oyun oturdu diyemeyiz.”

SAKATLIK AÇIKLAMASI

Ömer Ali Şahiner, sakatlığını büsbütün atlattığını söyledi ve, “1 çeyrek maç oynadım diyebilirim. Makus bir başlangıç oldu benim için. Birinci hafta Alanya’da daha sonra 3.hafta Konya maçından sonra bir düşüncem oldu. Biraz erken dönmüştüm. Tekrar sakatlığım nüksetti. Hem tekrarlamaması ismine hem daha güçlü dönmek için 2 haftalık sürecin üstüne 1 hafta daha koyarak uzattık. 3 haftalık bir tedavi süreci oldu. Ekstra idmanlarla da ekibi yakalamış oldum. Şu an büsbütün sağlıklı bir formda ekibin içindeyim. Bizim için can sıkan değerli noktalardan biri sakatlık. İnşallah bir daha olmaz.” diye konuştu.

Başakşehirli futbolcu Üstün Lig’deki yıldız transferleri kıymetlendirdi. Ligin tekrar 18 ekipli olma konusuna da ayrıyeten değindi. Ömer Ali’nin kelamları şu halde;

“Kağıt üstünde konuşulanlar favori gösterilenler var lakin bu işin gerçek tarafı da var. Bence bir fark oldu zira son periyotlarda ben hatırlamıyorum bu kadar çok para harcanıp, bu kadar kaliteli oyuncuların geldiği transfer devri oldu. Buna Beşiktaş’ı da sayabiliriz onlar da çok oyuncu aldılar tahminen puan olarak geride kaldılar lakin. Fenerbahçe, Galatasaray, Beşiktaş çok önemli isimler aldılar. Şu anki ekonomik durumda gelirlere baktığımızda herkes her yerde konuşuyor tüm liderler. Başka aşağıda kalan Anadolu kulüplerine baktığımızda yetişebilmeleri çok sıkıntı. Yani muvaffakiyet olmadığı sürece bu işin devam etmesi ya da kulüplerin sağlıklı transfer yapması çok güç geride kalan kadrolar için. Ya Avrupa’da devam eden birinci 4’ün içinde olan bir sisteminiz olacak ki Başakşehir bunu en düzgün yapan kulüplerden biri ya da oyuncu satışıyla sürdürülebilir. Lakin onun dışında bu sene yapılan transferlere yetişmek çok güç. Forma satışları, bilet satışları, yayın gelirleri bu düzeydeyken öbür ekiplerin o düzeye gelmesi çok sıkıntı. Başka gruplarında devam eden bir süreci var Avrupa’da. İster istemez makasın açılması da doğal. Onlar 10’luk oyuncu alabiliyorsa öteki kulüplerin 1’lik oyuncu alması çok doğal bence.”

“Ligin pahasının düştüğünü gösteren birçok neden olabilir. Birçok parametre olabilir çok fazla bir bilgim yok fakat fikrim var. Tahminen ligdeki grup sayısının fazlalığı bizim bedelimizi aşağı çekmiş olabilir. Bilmiyorum bunula ilgili bir araştırma ya da net bir bilgi var mı elimizde lakin hani dışarıdan kabaca baktığımızda ligimiz eski düzenle yani 18 kadroyla devam ederse bir tık daha üstte olabilir birtakım şeyler. Zira birtakım haftalar nitekim geçmek bitmek bilmiyor hem de seyir zevki de düşüyor. Ben çok maç izlerim. O hafta her maçı izlemeye çalışırım. Bazen sahiden kendi ekibim da dahil birtakım maçlardan sıkılıyorum. Benim gördüğüm sıkıntılardan, başlıklardan biri bu. Ne kadar gerçek söylüyorum bilmiyorum lakin eski sistemimize dönersek pastadan dağıtılan hisse da yükselir. Bu salgın sürecinde başladı biliyorsunuz fakat illa ki yöneticilerimiz bir yolunu bulacaktır.”

“BAZI TEKLİFLER OLDU”

Ömer Ali Şahiner dönem başında kendisi ile ilgili çıkan transfer haberlerini şöyle cevapladı;

“Bazı teklifler oldu. Söylenti üzere hani bana geldi. Fakat hem benim buradaki pozisyonum, buradaki durumum, kadrodaki durumum itibariyle hem de özel hayatım sonucunda burada memnunum. Başta liderimiz ve o devir için Emre hoca ile birlikte kulübün bana verdiği bedelden ötürü kendimi burada çok âlâ ve özel hissediyorum. O yüzden rastgele bir ayrılık yahut bir teklifi kıymetlendirme durumum olmadı. Israrcı olabilecek birkaç kadro vardı. Onlara kulüp seviyesinde yönlendirme yaptık. Lakin benim tarafıma sonradan gelen rastgele bir şey olmadı. Genel olarak toparladığımızda dönem başında Emre hoca ile birlikte çok değerli bir sorumluluk verdiler bana. Bu grubun kaptanlarından biri oldum. Burada son derece memnunuz. Bu manada başımızın diğer yere gittiği olmadı.”

“Yeni olan her şeye açığım, beni heyecanlandırıyor. Her vakit kendimi geliştirmek istiyorum. Bu manada da baktığımızda değerlendirebileceğimiz en büyük fırsat Avrupa. Konyaspor’da çok âlâ gidişatımız vardı. O devir birkaç cılız tekliflerin dışında çok ileriye gitmedi. Ben çok isterdim. Olsaydı ben Ömer Ali olarak pahalandırmak isterdim. Hem futbolculuğum için hem sonrası için bana çok katkısı olacağını düşünüyordum Avrupa’nın. Ancak şu an oradaki tüm gelişmeleri araştırıyorum.”

“11’DE OLDUĞUM SÜRECE HER ŞEY MÜKEMMEL”

Birçok durumda oynayabilen Ömer Ali Şahiner, alanda kendini en verimli hissettiği yeri de açıkladı.

31 yaşındaki futbolcu, “Özellikle rahatsız olduğun bir yer var mı dersen, yok. Bunu samimi söylüyorum Konya’da bir devir çok değişti, bir orta 12 maç sol bek oynadım. Sonra forvetlerimizde bir kasvet oldu forvet oynadım dönemin geri kalan kısmında. Konya’da Skubic gelmeden evvel sağ bek öyküsü Aykut hoca ile birlikte başladı. Yarım dönem sağ bek oynadım. Sonra vakit zaman burada Emre hoca orta saha oynattı 8 numara dediğimiz konumda. Lakin hepsinin sonucuna geldiğimizde futbolcu oynamak ister. Alanda bana rastgele bir vazife verildiğinde ben ayırt etmiyorum. Takımdaşlık hissim çok yüksek. Tahminen gol asist çok yapamadığım periyotlarda her vakit arkadaşlarıma, hocaya yardım etmek istiyorum. Bu manada bunun daima olumlu geri dönüşleri oldu bana. Ben de bunu Ömer’in bir karakteri üzere yansıtmak istedim. Bazen oyuncular sonlanabilir ben orta saha değilim beni niçin orta alanda oynatıyor, ben kanat oyuncusuyum diyebiliyorlar. Ben tam aksine muhtaçlık duyulduğunda, vazife verildiğinde ayırt etmeksizin elimden geleni yapmaya çalışıyorum. Hepsini toparlayacak olursak birinci 11’de olduğum sürece benim için her şey harika.” dedi.

“FUTBOLCUNUN PASAPORTU OYNAMIYOR”

Tecrübeli futbolcu ulusal kadroyla ilgili şu değerlendirmelerde bulundu;

“Öncelikle güzel olsun. Montella hoca burada başarılı bir süreç geçirdi, kendini gösterdi. Bence kaliteli bir takımımız var. Şu anki kuşağın ve ülkemizin bu tertiplerde olması lazım. Hem genç hem deneyimli oyuncularımız var. Burada da bir hoca gitti yenisi geldi. Daima konuşuluyor Türk mü olsun yabancı mı olsun. Ben bir basın toplantısında söylemiştim. Futbolcunun pasaportu oynamıyor. Ben yabancılardan çok hoş şeyler öğreniyorum. Oyuna bakış açısı, hem saha içi, hem saha dışında da. Tıpkı halde biz de onlara bir paha katmaya çalışıyoruz. Burada kıymetli olan şey vakit.”

“Burada gelene de birebir sabrı göstermemiz gerekiyor. Biz çok seviyoruz birkaç berbat maçtan sonra hoca gitsin, lider gitsin demeyi. Daha sağlıklı, daha tertipli bir ortamda, bunu vakte yayarak olağan ki başarılı oluruz. Türk mü yabancı mı konuşmaları bize yarar sağlamaz. Çok pahalı Türk hocalarımız var olağan ki ancak ben bu tartışmaya girmeden sürece odaklanıyorum. Burada bir karar verildi. Montella geldi. Ona en düzgün imkanları sağlayıp sürece bakmamız gerekiyor. 1-2 olumsuz geçen maça bakıp hocayı eleştirmememiz gerekiyor. Gitsin mi kalsın mı bizim en büyük meselemiz bu. O oyuncuyu aldı bunu almadı en çok konuştuğumuz şeyler. Çok didikleyip, irdeliyoruz biz. Fakat bizim ülkemizde sabır ve vakit çok güç. Elimizde âlâ işler yapabilecek materyalimiz var. Montella da kendini kanıtladı Adana Demirspor’da. Bizden de Selçuk hocamız yanında. Umarım çok başarılı olurlar.”

“HAYATIMA DOKUNAN İSİM KOCAMAN”

Ömer Ali Şahiner, çalıştığı teknik yöneticilerle ilgili samimi açıklamalar yaptı. 31 yaşındaki futbolcu, şu kelamları kullandı;

“Ne kadarını aldım bilmiyorum ancak benim hem özel hayatımda bilhassa, kişilik, davranış biçimi açısından her vakit örnek aldığım, genelde de futbol topluluğunda hem dışarıda takdir edilen isim Aykut Kocaman’dır. Benim de hayatıma çok değerli dokunuşları oldu. Hem saha içinde hem saha dışında. Onun dışında olumsuzluk yaşadığım hiçbiri yok. Fakat en çok hayatıma dokunan isim Aykut Kocaman’dır. Çok beyefendi ve çok kaliteli bir kişiliğe sahip. Bunları düşündüğümde mesela bir kadro yapacak olursam, mesela bir antrenörüm, savunmasına, disiplinine Aykut Kocaman’ı koyarım. Atakta da kazanma isteği ve hırsına da Emre Belözoğlu’nu koyarım. Ben daha evvel Emre hoca üzere bir insan görmedim. Her vakit kazanmak için düşünen, oynayan. İdmanda dahi, ortamızda oynadığımız ayak tenisinde bile yenilgiyi kabul etmeyen bir kişilik. Şenol hocayı da kaleye koyalım.(gülerek)”

CANER ERKİN VİDEOSU!

Ömer Ali Şahiner, Başakşehir’e transferinde Caner Erkin ile kullanılan görüntüsü için, “Dışarıda bizi gören genç arkadaşlar, abi forma var mı, fotoğraf çektirelim derlerdi artık Caner Erkin görüntüsü çok düzgüne döndü her şey. Gökhan Yılmaz’ın fikriydi. Ben de bir düşündüm. Hatta yurtdışında da bir transfer o denli açıklandı sonra. Çok keyifli oldu. Biz saha içinde tansiyonlar yaşayabiliyoruz. Lakin maç bittikten sonra sarılıyoruz. Hepimiz arkadaşız. Hem bunu anlatan hem komik bir transfer görüntüsü oldu.” formunda konuştu.

Okan Buruk yaptığı açıklamada, “Molde’nin iç saha performansını biliyorduk. dış alanda birebir performansı gösteremiyorlar. Bizim için güç olan sentetik sahaydı. Vakit zaman rakibe yanıt veremesek de düzgün işler yaptık. Rakibimize çok kolay konumlar verdik. Kanatlardan gelen ataklarda net durum verdik. Maçın sonuna gerçek 3’lü savunmaya döndük.” dedi.

Icardi’ye teşekkür eden Buruk, “Mauro’nun attığı ve attırdığı golle maça damga vurdu. Bu cinste grubu ismine yapabileceği en yeterli şeyi yaptı. Ona teşekkür ediyorum. Bu galibiyette çok emeği var.” halinde konuştu.

Şimdi tam takım olmadıklarını söyleyen Buruk, “Rakibe çok kolay topu veriyoruz. Kendi alanında çok motive bir grup vardı am bu sonuç bizim için sevindirici. İkin maç çok daha farklı olacak. Eksiklerimiz var. Tam takım değiliz, yeni gelen oyuncularımız var fakat kullanamıyoruz. Bu süreci en yeterli halde geçmek çok kıymetli. Torrreira’nın olmaması bizim için uygun olmadı. Trabzonspor derbisini ve bu maçı kazandık Bunlar çok kıymetli. İkinci maçta çok daha farklı bir grup alanda olacak bunu net bir halde göstereceğiz.” tabirlerini kullandı.

Yunus’un penaltı konumuna da değinen Okan Buruk, “Yunus’un penaltı konumunda net bir elle oynama vardı, neden iptal edildi anlamadım.” açıklamasını yaptı.