Meriç Aral ve Efe Tunçer’in sunduğu
Teras Noir’ın bu haftaki konuğu Boran Kuzum!
Boran Kuzum:
“En büyük bahtım içime sinen işlerde çalışabilmiş olmam”
Her hafta samimi dost sohbetini birbirinden farklı konuklarla sürdürürken, pembe belgelerinden çıkardıkları şaşırtan ve eğlenceli bahisleri izleyicilerine yuvarlak masa etrafında aktaran temponun hiç düşmediği Meriç Aral ve Efe Tunçer’in Kuvvetli PSM YouTube kanalında yayınlanan programı Teras Noir’ın bu haftaki konuğu başarılı oyuncu Boran Kuzum oldu.
Meriç Aral ve Efe Tunçer’in terapi günleri sonrası sohbetlerinden ilhamla yapmaya başladıkları, izleyenleri samimi ve bir dost muhabbetine dahil ettikleri, Şiddetli PSM YouTube kanalında yayınlanan ‘Teras Noir’ isimli programına bu hafta Boran Kuzum konuk oldu.
“Yaşadığın yeri daha düzgün görmek için biraz uzaklaşmak gerekiyor”
Bir müddettir yurt dışında olan Boran Kuzum “Yurt dışında olduğun vakitlerde bize ilişkin olan ve olması da hoş olan şeylere karşı hasret hissettin mi?” sorusunu soran Efe Tunçer’e “Kesinlikle hasret hissettim. Biz millet olarak samimi insanlarız her şeyden evvel. Bir şeyleri konuşurken gerçek manada gözlerimizin içine bakarak, dokunarak paylaşmaktan hoşlanan bireyleriz. Ben de öyleyimdir. Bu manada yurt dışında daha yüzeysel beşerlerle da karşılaşabiliyorsunuz. Bu sebeple orada bulunduğum vakitlerde arkadaşlarımı özledim. Esasen birçok şeyi özledim. Burayı daha düzgün görmek için de buradan biraz uzaklaşmak uygun geliyor. Bilhassa İstanbul üzere bir kentte, daima koşuşturmanın içinde bunu göremeyebiliyoruz. ” karşılığını verdi.
“En büyük bahtım içime sinen işlerde çalışabilmiş olmam”
Boran Kuzum “Seni tanıdığımdan beri kaybolmamaya çalışan, yaptığı işe ihtimam gösteren bir oyuncusun. Sence mesleksel açıdan neyi yapsak daha keyifli oluruz?” sorusunu soran Efe Tunçer’e “Ben Ankara’dan İstanbul’a gelmiş biri olarak para kazanıp hayatımı idame ettirmek zorunda kaldığım o süreci yaşadım. Konservatuarı bitirdikten sonra insanın çok fazla iş tercih etme bahtı olmayabiliyor. Bizim bölümde bir iş bulmak bile zorken içine sinen bir işi beklemek ya da seçmek bir oldukça güç bir durum. Benim en büyük bahtım hakikaten içime sinen işlerle çalışmaya başlamış olmam. Sonra da bu daima benim motivasyonum oldu yani inanmadığım yahut bir şeye hizmet etmediğini düşündüğüm bir işte çalışmamaya çaba ettim. Zira onu deneyimledim ve kendimi çok mutsuz buldum.” cevabını verdi.
“Oynadığım karakterlerden hep anı almaya çalışırım”
Boran Kuzum “Oynadığın roller bittiğinde yahut kıssa sona erdiğinde ne hissediyorsun?” sorusunu soran Efe Tunçer’e “Ben her ne oynarsam oynayayım ister bir ay sürsün ister yıllar sürsün çocuğum büyümüş de üniversiteye yolluyormuşum üzere duygulanıyorum. Güya bir modülüm gidiyor orada. Bir de ben karakterimden bir aksesuar, bir anı yahut kostümünü alırım sürekli. Biz Böyleyiz sinemasındaki Emrah’ın atletini ve bilekliğini almıştım mesela. Vatanım Sensin dizisinde ise tüm üniformayı almıştım anı olarak. Zira bir daha olmayacak o. Bir de bütün takımdan kopmak da sıkıntı oluyor zira daima nazaran göre bir mühlet sonra ailenden bir modül üzere oluyor herkes ve ayrılırken tuhaf hissediyorsun.” Karşılığıyla bugüne kadar hayat verdiği ve izleyicide iz bırakan karakterlerin kendisi için de ne kadar bedelli olduğuna değindi.
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı
